Bunun için miras bırakan kişini, son arzu ve isteklerini iki tanık huzurunda anlatıp bu kişilere beyanına uygun bir vasiyetname yazmaları görevini
üstler. Resmî vasiyetname düzenlenmesinde bulunan okuryazar olma koşulu ve tanıklara ilişkin yasaklar, sözlü vasiyetteki tanıklar için de geçerlidir.
Görevlendirilen tanıklardan biri, kendilerine beyan edilen son arzu ve istekleri yer, yıl, ay ve günü de belirterek hemen yazarak imzalaması gerekir. Daha sonra da diğer tanığa imzalatır. Bu yazının el yazısıyla yazılmasına gerek yoktur. Yazılan belge derhal bir sulh veya asliye mahkemesine verilerek miras bırakanın son isteklerini tanıklar hakime bildirmelidirler. Tanıklardan biri yoksa veya ölmüşse yalnızca diğer tanığın metni hakime teslim etmesi vasiyetnamenin geçersizliği sonucunu
doğurur.
Bunun gibi tanıklar tarafından hazırlanan belge üçüncü bir kişi veya posta ile mahkemeye gönderilirse vasiyetname yine geçersiz olur. Yine miras bırakanın beyanı tanıklar tarafından yazıya
geçirilmeden sözlü olarak hakime bildiriliyorsa iki tanık hakim huzurunda yazılı tutanak tutulmalıdır. Sözlü vasiyet yoluna başvuran kişi askerlik hizmetinde bulunuyorsa, teğmen veya daha yüksek rütbeli bir subay; ülke sınırları dışında seyreden bir ulaşım aracında bulunuyorsa, o aracın sorumlu yöneticisi; sağlık kurumlarında tedavi edilmekteyse, sağlık kurumunun en yetkili yöneticisi hakim yerine geçmektedir.
Sözlü vasiyetname sadece olağanüstü durumlarda düzenlenebilmektedir. Bu durum ortadan kalktıktan sonra miras bırakan, resmi veya el yazılı bir vasiyetname düzenleyerek sözlü
vasiyetnamesini hükümsüz hale getirebilmektedir. Bunun için olağanüstü durum kalktıktan sonra 1 ay süre verilmiştir.
Originally posted 2021-12-02 10:10:02.