Site icon Boşanma Avukatı

Boşanma Davalarında Eşin Varlıklı Olması

T.C.

YARGITAY

2. HUKUK DAİRESİ

E. 1996/10986

K. 1996/12081

T. 20.11.1996

• BOŞANMA ( Kadının Varlıklı ve Hatta Boşanma davasında Tam Kusurlu Eş Olmasının Kocanın Yasada Yer Alan Görevini Ortadan Kaldırmayacağı – Mahkemenin Kadın Lehine Tedbir Nafakasına Hükmetmekle Mükellef Olduğu )

• KOCA LEHİNE TEDBİR NAFAKASINA HÜKMEDİLMESİ ( Gerekçesi Gösterilmeden – Kadının Varlıklı ve Hatta boşanma davasında Tam Kusurlu Eş Olmasının Kocanın Yasada Yer Alan Görevini Ortadan Kaldırmayacağı/Kadın Lehine Hükmedilmesi Gereği )

• TEDBİR NAFAKASI ( Gerekçesi Gösterilmeden Kadın Yerine Koca Lehine Hükmedilemeyeceği – Kadının Varlıklı ve Hatta Boşanma davasında Tam Kusurlu Eş Olmasının Kocanın Yasada Yer Alan Görevini Ortadan Kaldırmayacağı

743/m.137,,143/1151,152,153

ÖZET : Kadının varlıklı ve hatta boşanma davasında tam kusurlu eş olması kocanın Medeni Kanunun 152. maddesinde yer alan görevini ortadan kaldırmaz. Boşanma davası açılmakla taraflar ayrı yaşamak hakkına haiz olup mahkeme dava tarihinden itibaren gerekli tedbirleri re’sen almak ve bu cümleden olarak kadın lehine tedbir nafakasına hükmetmekle mükellef olduğu halde gerekçesi gösterilmeden kadın yerine koca lehine tedbir nafakası verilmesi doğru değildir.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm tazminat ve nafaka yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : 1 – Aileyi İnfak ve iaşe ile koca yükümlü olup ( MK.152 ) koca Medeni Kanunun 190. maddesi gerçevesinde karısının aile masraflarına katılmasını, aynı kanunun 151/3 ve 153/2. maddeleri çerçevesinde ihtiyaç olduğu kadar müzaharet isteyebilir. Şu halde hastalık, yaşlılık,işsizlik gibi sebeplerin oluşması halinde koca yararına Medeni Kanunun 137. maddesi çerçevesinde tedbirler oluşturabilir. Kadının varlıklı ve hatta boşanmada a tam kusurlu eş olması kocanın Medeni Kanunun 152. maddesinde yer alan görevini ortadan kaldırmaz.Boşanma davası açılmakla taraflar ayrı yaşamak hakkına haiz olup ( MK.162/2 ) mahkeme dava tarihinden itibaren gerekli tedbirleri re’sen almak ve bu cümleden olarak kadın lehine tedbir nafakasına hükmetmekle mükellef olduğu halde gerekçesi gösterilmeden kadın yerine koca lehine tedbir nafakası verilmesi doğru değildir.

2 – Davacının maddi tazminat isteği Medeni Kanunun 143/1. maddesine dayanmaktadır. Bu konuda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi de doğru görülmemiştir.

SONUÇ : Temyiz edilen kararın gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, 20.11.1996 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 

Originally posted 2013-08-02 16:26:28.

Exit mobile version